Teori: Tamamen Dumbledore'un Adamı

[HarryPotter]

Eminim ki hepimiz Severus Snape'in Harry Potter ve Melez Prens'teki hareketlerinin ne kadar şaşırtıcı olduğu konusunda hem fikiriz. Benim inancıma göre Snape'in kitabın başından sonuna kadar (Dumbledore'un ölümü de dahil buna!) olan davranışları sadece onun iyi bir adam olduğunu hissettiriyor, kötü biri olduğunu değil. Lütfen bu teoriyi gözden çıkarmadan önce beni baştan sonuna kadar dinleyin.

Melez Prens'te Snape'in gözüktüğü veya ondan söz edilen sahneleri gözden geçirelim. Size her bir sahnenin nasıl benim teorimi desteklediğini göstereceğim.

Spinner's End (Bölüm 2)

Kendinizin bir an Severus Snape olduğunu ve Dumbledore'a sadık olduğunuzu farz edin. Zümrüdüanka Yoldaşlığındaki göreviniz, kendinize son derece güvenilir bir Ölüm Yiyen süsü vererek aslında Voldemort'u gizlice gözetlemek. Narcissa Malfoy ve Bellatrix Lestrange suçlarınızı henüz ortaya çıkarmışlardır ve Narcissa da sizden Draco'yu korumanızı ve eğer Draco başaramasa onun yerine Dumbledore'u öldürmeniz için bozulmaz yemini etmenizi ister. Gerçek bağlılığınızı göstermeden nasıl reddedebilirsiniz, özellikle Bellatrix Lestrange sizin Voldemort'a olan bağlılığınızı sorgularken! Reddedemezsiniz...!

İddia ediyorum ki, ister iyi ya da kötü, Snape'in bozulmaz yemini etmekten, Ölüm Yiyenlere sadakatini göstermekten başka şansı yoktu. Eğer dikkatli okursanız, orada Snape'in yemini etmekte gönülsüz olduğunu görürsünüz.

"Ve gerekirse... Draco'nun başarısızlığa uğrayacağı anlaşılırsa" diye fısıldadı Narcissa (Snape'in eli onun elinin içinde seğirdi, ama elini çekmedi). "Karanlık Lord'un Draco'nun yapmasını istediği eylemi sen yerine getirecek misin?"

Bir an sessizlik oldu. Bellatrix, asası onların birbirine sarılı ellerinde, gözleri kocaman kocaman, baktı.

"Getireceğim," dedi Snape. (syf:42)

Snape'in eli titredi. Bu kesinlikle kuvvetli bir kanıt değil ama bunun Snape'in yemini etmek konusundaki gönülsüzlüğünü gösterdiğine inanıyorum.

Bozulmaz Yemin (Bölüm 15)

Bölüm 15 de, Snape Malfoy'u Slughorn'un partisinden uzağa çeker ve ikisi Draco'nun görevi hakkında tartışırlar. Harry tesadüfen tartışmanın en son kısmını duyar.


"Dinle beni" dedi Snape, sesini öyle alçaltmıştı ki, Harry duyabilmek için kulağını anahtar deliğine iyice bastırmak zorunda kaldı. "Sana yardımcı olmaya çalışıyorum. Annene seni koruyacağıma yemin ettim. Bozulmaz Yemin'i ettim, Draco-"

"Öyleyse bozmak zorunda kalacaksın demektir, çünkü senin korumana ihtiyacım yok! Bu benim işim, onu bana verdi ve ben yapıyorum. Bir planım var ve o plan yürüyecek, sadece sandığımdan daha fazla vakit alıyor!"

"Planın nedir?"

"Seni ilgilendirmez!"

"Eğer sen bana ne yapmaya çalıştığını söylersen, sana yardımcı olabilirim..." (syf:299-300)

Snape'in bu sahnede ne yapmaya çalıştığını da Ron açıklıyor.

"Tabii, ne diyecekler biliyorsun, değil mi?" dedi. "Babam, Dumbledore ve diğerler herkes yani? Snape'in aslında Malfoy'a yardım etmeye çalışmadığını, sadece Malfoy'un ne işler karıştırdığını öğrenmeye çalıştığını söyleyecekler." (syf:305)

Ron'un burada yarı yarıya haklı olduğuna inanıyorum. Snape Malfoy'un ne haltlar karıştırdığını öğrenmeye çalışıyor ki Dumbledore'u ve yoldaşlığı bilgilendirebilsin ama öte yandan bu sayede Malfoy'u da bozulmaz yeminin gerektirdiği gibi daha iyi koruyabilir. Snape bozulmaz yemini etmesi için zorlanmıştı ama O, Yoldaşlık için, bu yemini Malfoy'u gizlice gözetlemek için kullanmaya çalışıyor. Harry'nin Dumbledore ile bir sonraki dersinde Snape'in Malfoy'un görevi ve bozulmaz yemini Dumbledore'a anlattığına dair bir delil var!

"Dumbledore Harry'nin öyküsünü ifadesiz bir yüzle dinledi. Harry anlatmayı bitirdikten sonra da bir süre konuşmadı ve sonunda, "Bana bunları anlattığın için teşekkür ederim, Harry, ama bence aklından çıkar bunu," dedi. "Çok önemli olduğunu düşünmüyorum."

"Çok önemli olduğunu düşünmüyor musunuz?" diye tekrar etti Harry, inanamayarak. "Profesör, anlıyorsunuz değil mi...?”

"Evet, Harry, olağanüstü bir beyin gücüyle donanmış talihli biri olarak, bana anlattığın her şeyi anladım," dedi Dumbledore, biraz sert bir şekilde. "Hatta bence senin anladığından fazlasını anlamış olmam ihtimalini bile göz önüne alabilirsin. Tekrar söylüyorum, konuyu bana açtığına memnunum, ama seni temin ederim, bana huzursuzluk veren hiçbir şey anlatmadın."

Harry orada sessizce, içten içe köpürerek oturdu ve Dumbledore'a öfkeli gözlerle baktı. Neler oluyordu? Dumbledore gerçekten de Snape'e Malfoy'un neler çevirdiğini öğrenme emri vermiş, dolayısıyla Harry'nin az önce anlattıklarını zaten Snape'ten duymuş muydu? Yoksa duyduklarından gerçekten endişelenmişti de belli mi etmiyordu? (syf:332-333)

Burada aslında neler geçtiğinden emin olamayız ama, ben Snape'in Dumbledore'u her şey hakkında bilgilendirdiğine inanıyorum. Umuyorum ki siz de bu yazının sonunda bana hak vereceksiniz.

Dumbledore'un Katili (Bölüm 27)

Snape'in Dumbledore'u öldürdüğü anda biz Snape'in ihanet ettiğine inanmaya karar verdik? Dumbledore Snape'e yalvarıyor ama Snape onu hızlı bir Avada Kedavra ile öldürüyor...
Eğer Snape'in Bozulmaz Yemini ve Malfoy'un vazifesini Dumbledore'a anlattığını kabul edersen, Dumbledore'un bu bölümdeki davranışı pek akla yakın gelmiyor. Snape'in kendisini öldürmek için bozulmaz bir yemin ettiğini biliyor! Snape'in yemini bozabileceği herhangi bir yol yokken neden yaşamı için yalvarmayı seçiyor? Belki cevap sizi şaşırtabilir. İşte, o konuyla ilgili yazı;

"Bir sorunumuz var, Snape," dedi hantal Amycus, onun da gözleri ve asası Dumbledore'a nişan almıştı, "çocuk sanki yapamıyor.."

Ama başka biri daha Snape'in adını söylemişti, çok usulca. "Severus..."

Bu ses Harry'i akşam boyunca gördüğü her şeyden daha fazla korkuttu. Dumbledore ilk kez yalvarıyordu.

Snape bir şey demedi, ama ilerledi ve Malfoy'u sertçe yolundan itti. Üç Ölüm Yiyen tek kelime etmeden geriye çekildi. Hatta kurtadam bile sinmiş görünüyordu. Snape bir an Dumbledore'a baktı, sonra yüzünün sert hatlarını tiksinti ve nefret bürüdü.

"Severus... lütfen..." Snape asasını kaldırdı ve dosdoğru Dumbledore'a yöneltti.

"Avada Kedavra!" (syf:545)

Snape salak biri değil. Tam tersine, serilerin içerisinde kendinin ne kadar parlak biri olduğunu kanıtlamıştır. Çatıya geldi, Dumbledore'u savunmasız bir halde gördü ve aynı zamanda da iki süpürge gördü, tıpkı Draco Malfoy'un da gördüğü gibi...

Malfoy ileri adımını atarak, Dumbledore ile ikisinin yalnız olup olmadıklarını kontrol etmek için çabucak çevreye bakındı. Gözleri ikinci süpürgeye ilişti.

"Başka kim var burada?" (syf:535)

Snape Malfoy'a göre daha zeki biri... İki süpürge ve tek bir binici mi? Ben onun Harry Potter'ın görünmezlik pelerinin altında yakınlarda bir yerlerde gizlendiğini bildiğini ya da şüphelendiğini iddia ediyorum. Bu bilgiyle beraber, Dumbledore'un yakarışı daha anlamlı hale geliyor. O yalnız kendi hayatı için yalvarmıyor! Snape'e Harry'i kurtarması için yalvarıyor! Ve Snape de tam olarak bunu yapıyor. Ölüm Yiyenleri derhal çatıdan indirmek için acele ettiriyor.

Sanki Harry'nin kendisi de boşluğa savrulmuştu; olmamıştı... Olmuş olamazdı...

"Gidiyoruz buradan, çabuk," dedi Snape.

Malfoy'u ensesinden yakaldı ve onu, diğerlerinin önü sıra, iterek kapıdan içeri soktu...(syf:546)

Gerçekten Hagrid'in evinin yakınlarında Harry'nin yaşamını ikinci kez kurtarır. Görünüşe göre bir Ölüm Yiyen, Harry'nin üzerine Cruciatus Lanetini Kullanır.

Ama Harry daha büyüyü tamamlayamadan, dayanılmaz bir acıyla sarsıldı; çimenlere pat diye yığıldı, birisi bağırıyordu, kesinlikle bu ıstıraptan ölecekti, Snape ona işkence edecekti, ölene ya da çıldırana kadar...

"Hayır!" diye kükredi Snape'in sesi ve acı başladığı gibi aniden kesildi; Harry karanlık çimenlerde elinde asasıyla iki büklüm yatıyor, hızlı hızlı soluyordu; üstünde bir yerlerde Snape bağırıyordu: "Bize verilen emirleri unuttun mu? Potter Karanlık Lord'a ait -onu bırakmamız gerekiyor! Hadi! Hadi!” (syf:551)

Snape kendisinin Melez Prens olduğunu açığa vurduktan hemen sonra, Harry'i öldürecekmiş gibi göründü, ama ben amacının bu olduğunu sanmıyorum.

"Öldür beni, öyleyse," dedi, zerre kadar korku duymayan, onun yerine içi öfke ve küçümsemeyle dolu olan Harry, soluk soluğa. "Beni öldür, onu öldürdüğün gibi, seni ödlek..."

"BANA..." diye haykırdı Snape ve yüzü birden çıldırmış gibi, vahşi bir görünüm aldı; sanki arkalarında yanan evde kısılıp kalmış havlayan, uluyan köpek kadar acı duyuyormuş gibi, "BANA ÖDLEK DEME!"

Ve havayı kamçıladı: Harry kor gibi sıcak, kırbaç gibi bir şeyin yüzüne vurduğunu hissetti, arka üstü yere çakıldı. Gözlerinin önünde ışık benekleri patladı ve bir an bedeni soluksuz kalmış gibi oldu, sonra tepesinde kanatların rüzgarını duydu ve muazzam bir şey, yıldızları perdeledi: Şahgaga, Snape'in üzerine uçmuştu... (syf:552-553)

Snape duygularına olan hakimiyetini kaybediyor ve Harry'e kötü bir büyüyle vuruyor ama kolayca yapabildiği halde Harry üzerinde Avada Kedavra'yı kullanmıyor. Ben, eğer Şahgaga günü kurtarmak için uçmamış olsaydı bile, Snape'in çoktan uzaklaşmış olacağını düşünüyorum. Eğer Snape Harry'i öldürmek isteseydi, sadece az bir zaman önce, Harry işkenceye maruz kalırken böyle bir fırsatı vardı.

Burada beni Snape'in Dumbledore'un adamı olduğuna inandıran son bir ipucu var. Flitwick Ölüm Yiyenlerin saldırısını Snape'e anlatmak üzere onun odasına geldiğinde, Snape Flitwick'i sersemletir ve tesadüfen ofisinin dışında Hermione ve Luna ile karşılaşır. Ve onlara Flitwick'e yardım etmelerini söyler. Bu da Remus Lupin'in yirmi dokuzuncu bölümdeki yorumu:

"Bu sizin hatanız değil," dedi Lupin kararlı bir şekilde. "Hermione, Snape'i dinleyip de yoldan çekilmeseydiniz, herhalde seni ve Luna'yı öldürürdü." (syf:565)

Bu şu soruyu sordurtuyor: Eğer Snape tamamen Ölüm Yiyen ise, o zaman niye Hermione'yi öldürmedi? Snape için, birinci sınıftan beri nefret ettiği, her şeyi bilen sıkıcı bir bulanığı hızlı bir Avada Kedavra ile öldürmek mükemmel bir fırsattı. Snape'in dost olduğuna inanan Hermione, onun koruması tarafından yakalanabilirdi?

Sonuç olarak, Hagrid'in Snape'in hareketini ilk duyuşundaki tepkisinin kesinlikle haklı olduğuna inanıyorum.

"Bak, ne olmuştır, biliyor musun; Dumbledore Snape'e Ölüm Yiyen'lerle gitmesi gerektiğini söylemiştir," dedi Hagrid kendinden emin bir şekilde. "Sanırım gizliliği bozmaması gerekiyor. Bak, gel yukarı, okula gidelim. Hadi gel, Harry..." (syf:555)

Hagrid bir konuda haklıydı. Snape bozulmaz yemin ederek (hatırlayın, başka şansı yoktu - bunu yapmak zorundaydı), Dumbledore'u öldürmek zorundaydı. Dumbledore bunu bildi ve lehine kullandı. Snape şimdi Voldemort'a ihanet etmek ve yedinci kitapta Harry'yi korumak için çok ideal bir pozisyon elde etmişti.

Snape ona yakıştırmayı düşündüğümüz gibi tehlikeli bir katil değil. Bozulmaz Yemin etmesi için zorlanmıştı ve bir kere yaptıktan sonra da, bunu Malfoy'u gözetlemek konusunda, Ölüm Yiyenlerin güvenini kazanmak için ve yedinci kitapta Harry'i koruyabilmek için bunu lehine kullandı.

Ve Snape'in lehinde olan en önemli şeyi de unutmayalım:Dumbledore Severus Snape'e güvendi!! Ve Lupin'in dediği gibi:

"İnsanlar söyledi bunu, hem de defalarca. Sonuçta mesele Dumbledore'un yargısına güvenip güvenmemek. Ben güveniyorum; bu nedenle de, Severus'a güveniyorum."