Dokuzuncu Kat
Anasayfa :: Diğer :: Genel Kültür :: Sihir Bakanlığı
1 sayfadaki 1 sayfası
Dokuzuncu Kat
çıplaktır ve pencereleri olmayan koridorun duvarlarını meşaleler
aydınlatır ve yerler taş döşemedir. Koridorun ucunda siyah bir kapı
dışında hiçbir kapı yoktur. Koridorun sol tarafındaki bir açıklıktan
birkaç basamakla aşağı inilir, burası mahkeme zindanlarının bulunduğu,
asansörün inmediği 'a gider.
Siyah kapının önüne gelince kapı kendiliğinden açılır ve büyük, daire
şeklinde bir odaya girilir. Bu odada da her taraf simsiyahtır. Bu odada
çepeçevre birbirinin aynısı olan eşit aralıklarla dizilmiş bir düzine
kadar kapının aralarında duvarlara mavi alevli mum öbekleri
serpiştirilmiştir. Bütün kapılar kapanınca oda dönmeye başlar ki hangi
kapıdan girip hangi kapıdan çıkıldığı belli olmasın. Aslında dönen
sadece duvarlardır, zemin aynen olduğu yerde kalmaktadır.
Her odaya girildiğinde başka başka odalara açılır.
Bir odaya girildiğinde ortada havuz gibi çok büyük muazzam bir cam deponun içindeki yeşil suda beyinler durmaktadır.
Bir diğer oda ise ilkinden çok daha biyik ve dikdörtgen biçimindedir.
Ortasında yaklaşık altı metre derinliğinde kocaman taş bir çukur
açılmıştır. Bu çukurun çevresinde sıralara benzer taşlar vardır. Bunlar
aynı sırayla aşağı doğru inerler. Aslında bir anfiteatrı anımsatır. En
aşağıda çukurun ortasında yükseltilmiş taş bir platform ve üzerinde de
eski, çatlak, sivri tepeli taş bir kemer vardır. Ancak bu kemer hiç bir
şekilde duvarlardan destek almamakta, sanki havada asılıymış gibi
görünmektedir. Bu kemerden yırtık, eski siyah bir tül inmektedir. Bu
tül hiç bir müdahale olmadan kendi kendine dalgalanıp durmaktadır ve
sesler gelmektedir.
Bir kapı kilitlidir ve açılamaz.
Bir başka oda; saatlerin durduğu bir odadır ve içeride nin
sessizliğinde, kulaklara dolan tik tak sesleri yankılanmaktadır. Göz
kamaştırıcı bir ışık dalgası içerisini kaplamıştır. Bu ışığın nedeni
odanın öbür ucunda duran, kendi kendine das ederek dolaşan, çok
yüksek kristal bir fanustur. Bu fanusun ortasındaki ışıltılı akımın
içerisinde minicik bir yumurta vardır. Arada bu yumurta açılır ve
içerisinden sinekkuşu çıkar,dolaşır ve tekrar fanusun içine döndüğünde
yumurta tekrar kapanarak eski halini alır. Bu fanusun hemen arkasındaki
kapıdan başka bir odaya girilir. Bu odanın tavanı oldukça yüksektir ve
içeride tavana kadar uzanan rafların üzerinde cam küreler durmaktadır.
Kürelerin arasında belli aralıklarla dizilmiş mavi alevli mum
mesnetlerle oda aydınlanır. Burası çok soğuk bir odadır. Her raf
sırasının sonunda gümüş raf numaraları yazmaktadır. 97. sırada da Potter'ın 'i vardır.[/size][/font]
aydınlatır ve yerler taş döşemedir. Koridorun ucunda siyah bir kapı
dışında hiçbir kapı yoktur. Koridorun sol tarafındaki bir açıklıktan
birkaç basamakla aşağı inilir, burası mahkeme zindanlarının bulunduğu,
asansörün inmediği 'a gider.
Siyah kapının önüne gelince kapı kendiliğinden açılır ve büyük, daire
şeklinde bir odaya girilir. Bu odada da her taraf simsiyahtır. Bu odada
çepeçevre birbirinin aynısı olan eşit aralıklarla dizilmiş bir düzine
kadar kapının aralarında duvarlara mavi alevli mum öbekleri
serpiştirilmiştir. Bütün kapılar kapanınca oda dönmeye başlar ki hangi
kapıdan girip hangi kapıdan çıkıldığı belli olmasın. Aslında dönen
sadece duvarlardır, zemin aynen olduğu yerde kalmaktadır.
Her odaya girildiğinde başka başka odalara açılır.
Bir odaya girildiğinde ortada havuz gibi çok büyük muazzam bir cam deponun içindeki yeşil suda beyinler durmaktadır.
Bir diğer oda ise ilkinden çok daha biyik ve dikdörtgen biçimindedir.
Ortasında yaklaşık altı metre derinliğinde kocaman taş bir çukur
açılmıştır. Bu çukurun çevresinde sıralara benzer taşlar vardır. Bunlar
aynı sırayla aşağı doğru inerler. Aslında bir anfiteatrı anımsatır. En
aşağıda çukurun ortasında yükseltilmiş taş bir platform ve üzerinde de
eski, çatlak, sivri tepeli taş bir kemer vardır. Ancak bu kemer hiç bir
şekilde duvarlardan destek almamakta, sanki havada asılıymış gibi
görünmektedir. Bu kemerden yırtık, eski siyah bir tül inmektedir. Bu
tül hiç bir müdahale olmadan kendi kendine dalgalanıp durmaktadır ve
sesler gelmektedir.
Bir kapı kilitlidir ve açılamaz.
Bir başka oda; saatlerin durduğu bir odadır ve içeride nin
sessizliğinde, kulaklara dolan tik tak sesleri yankılanmaktadır. Göz
kamaştırıcı bir ışık dalgası içerisini kaplamıştır. Bu ışığın nedeni
odanın öbür ucunda duran, kendi kendine das ederek dolaşan, çok
yüksek kristal bir fanustur. Bu fanusun ortasındaki ışıltılı akımın
içerisinde minicik bir yumurta vardır. Arada bu yumurta açılır ve
içerisinden sinekkuşu çıkar,dolaşır ve tekrar fanusun içine döndüğünde
yumurta tekrar kapanarak eski halini alır. Bu fanusun hemen arkasındaki
kapıdan başka bir odaya girilir. Bu odanın tavanı oldukça yüksektir ve
içeride tavana kadar uzanan rafların üzerinde cam küreler durmaktadır.
Kürelerin arasında belli aralıklarla dizilmiş mavi alevli mum
mesnetlerle oda aydınlanır. Burası çok soğuk bir odadır. Her raf
sırasının sonunda gümüş raf numaraları yazmaktadır. 97. sırada da Potter'ın 'i vardır.[/size][/font]
HarryPotter- Admin
-
Mesaj Sayısı : 649
Yaş : 30
Kayıt tarihi : 04/09/07
Özelliklerim
Ruh Halim: Süper
Forum Katılım %si:
(1000/1000)
Anasayfa :: Diğer :: Genel Kültür :: Sihir Bakanlığı
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz